Avrupa’nın azalan nüfusu uzun süredir ekonomik beklentilere ilişkin endişeleri artırıyor. Hükümetler bu konuda ciddi endişe duyuyor. Elon Musk bu trendle ilgili alarm verdi. Ancak bazıları için bu büyük bir işe dönüşüyor.
Özel sermaye tarafından finanse edilen Funecap Idf SAS, çoğunlukla en yüksek ölüm oranlarına sahip ilk 20 ülkeden 17’sine ev sahipliği yapan Avrupa’da 300’den fazla krematoryum ve cenaze merkezi satın almak için yaklaşık 1 milyar Euro (1,1 milyar dolar) harcadı.
İngiliz finansal yatırımcı Charterhouse Capital Partners LLP ve Fransız Latour Capital tarafından desteklenen Fransız firması, yakma ihtiyacını ve geleneksel kilise odaklı hizmetlere alternatifleri artıran yüksek mezarlık maliyetlerinden, hareketlilik ihtiyaçlarından ve dini sekülerleşmeden kazanç sağlıyor.
Her beş Avrupalıdan biri şu anda 65 yaş ve üzerindedir. 2050 yılında bu oran %30’a yaklaşacak. Ve benzer bir nüfus azalması tehdidiyle karşı karşıya olan Kuzey Amerika’nın aksine, Avrupa, sonunda öldüklerinde onları gömmek için sınırlı alana sahip.
Funecap’ın kurucusu ve icra kurulu başkanı Thierry Gisserot, “Cenaze sektörü çukur kazmaktan çok daha fazlasıdır” dedi. “Bu bir altyapı oyunu.”
Kendisi, özellikle Avrupa’nın ölü yakma pazarının yılda ortalama yüzde 5 ve yüzde 7’lik yüksek organik büyümeden faydalandığını söyledi. Yakma işlemlerinin popülaritesi özellikle son yıllarda kuralların hafifletildiği Katolik kökenli ülkelerde hızla arttı.
Funecap, 2022 yılında ölü yakma ekipmanlarında dünya lideri Hollanda’nın Facultatieve Technologies Ltd’yi satın aldı ve yakın zamanda Almanya’nın en büyüğü olan Rhein-Taunus-Krematorium GmbH’nin ortağı oldu. RTK’nın CEO’su Judith Könsgen, diğer yatırımcıların da kapıyı çaldığını söyledi.
Mymoria GmbH’nin kurucusu Björn Wolff’a göre, cenazeci ve krematoryum pazarı Avrupa’da diğer gelişmiş ülkelere, özellikle de Almanya’ya göre daha parçalı. Cenaze hizmetleri sağlayan şirketi de son yıllarda cenaze kaldırıcıları satın alıyor ve bunu sürdürmek istiyor.
Wolff, “Aile sahipleri emekli oluyor ve çocukları artık işi yürütmek istemiyor” dedi. Mymoria, yönetimi devralarak yönetim gibi belirli alanları birleştirebiliyor ve maliyet verimliliğini artırabiliyor.
Bu arada sektördeki nakit akışı öngörülebilir; insanların ölmesi gerekiyor. Bebek patlaması kuşağı yaşlandıkça önümüzdeki yıllarda ölümlerin hızlanması bekleniyor ve bu da Funecap ve Mymoria gibi şirketlerin gelirlerini artıracak.
Daha tartışmalı olduğu düşünülen bir diğer gelir kaynağı ise insan cesetleri yakıldıktan sonra kalan metal artıklarının satışıdır.
Birçok insanın titanyum, kobalt veya krom içeren altın dişleri, yapay kalçaları veya diz eklemleri vardır. Çoğu Avrupa ülkesinde metaller küllerden çıkarılarak metal geri dönüşüm tesislerine satılmaktadır. Akrabalar bilgilendirildiği sürece bu yasa dışı değil.
Birçok krematoryum gelirin tamamını veya bir kısmını bağışladıklarını söylüyor. Metal geri dönüşüm şirketi OrthoMetals A/S’nin başkanı Jan-Willem Gabriels’e göre bağış süreci Avrupa ülkeleri arasında büyük farklılıklar gösteriyor: Almanya’da konuyla ilgili ulusal düzenlemeler bulunmuyor, İsveç ise krematoryumların gelirlerinin devlet miras fonuna gönderilmesini şart koşuyor.
Gisserot, Funecap’in bağışlara ilişkin politikası hakkında “Bazen %100, bazen %50” dedi. “Bir şirket hayır kurumu olmadığından, gelirlerini şirketin çıkarlarına en uygun şekilde kullanmanız gerekir.”
Aynı zamanda RTK’dan Könsgen, “bazı yatırımcılar krematoryumların para basma makinesi olduğunu varsayıyor gibi görünüyor” ancak bu fikrin hayal ürünü olduğunu söyledi.
“Ekipmanlara ve süreçlere çok fazla yatırım yapmanız ve bakımla ilgilenmeniz gerekiyor, ancak ne yaptığınızı biliyorsanız yeterli getiri elde edebilirsiniz” dedi.
Kurumsal finansmanı şekillendiren trendleri, sorunları ve yöneticileri takip etmek için CFO Daily bültenine abone olun. Ücretsiz kaydol.
Kaynak
